Oyunumuzu geliştirmeliyiz…

Trendyol 1. Lig’in 13. haftasında Ahlatçı Çorum FK evinde Altay’ı 3-0 mağlup etmesiyle birlikte moraller de yerine geldi.
İlk yarısında ne yazık ki vasatın üstüne geçemeyen bir futbol vardı. Rakip ligde kötü günler geçiren tahtası kapalı, 10 maçtır galip gelemeyen ve ligde 5 puanla son sırada olan Altay’dı. İlk yarıda önde pres yapamadık ve oyunu ikinci bölgede kabul ettik. Oyuna coşkulu başlayamadık. Oyun tempomuz çok düşüktü. Özellikle dikine oynayamamamız, yaptığımız yan ve geri paslar oyunun temposunu iyice düşürdü. Bir de buna yapılan pas hataları ve özellikle son toplardaki yanlış tercihler eklenince gol yollarında da etkili olamadık ve ilk yarı 0-0 sona erdi.
Ancak ikinci yarı özellikle 55. dakikadan sonra daha coşkulu bir takım gördük. Özellikle geçiş hücumunda Geraldo’nun mükemmel getirdiği ve aynı güzellikle Ozan Sol’a yaptığı asisit, Ozan Sol’un mükemmel bitirişiyle 63 dakikada öne geçtik. 76. dakikada Geraldo’nun ikinci mükemmel asistinde ise Thomas Verheydt sakatlıktan golle dönmüş oldu. 80 dakikada Gökhan Karadeniz’in golü ise şapka çıkartılacak cinstendi. 
İlk yarısında iyi bir oyun sergilememesine rağmen, 2. yarıda oynadığı güzel futbolla üç puanı üç golle alan Çorum FK’da moraller yerine geldi. 6 haftadır son dakikada yenilen goller, şanssız mağlubiyetlerle galibiyet alamayan Çorum FK’da son 4 haftaya girilirken Altay galibiyeti büyük moral oldu. Aynı zamanda playoff hattı ile arada sadece 3 puanlık bir fark kaldı.
Sonuç olarak 3-0 gibi net bir skorla galip gelsekte çıkarılacak çok ders olduğu kanaatindeyim.
Ne yazık ki akan oyunda düşüp tempo, gol yollarında etkili olmamızın önündeki en önemli engel. Oyunun temposu, pas kalitesi, dikine oyun, futbolcuların önlerindeki boş alanı süratle kat edebilmeleri, özellikle orta alan ve hücum oyuncularının hareketli olmaları, gereksiz yan ve geri pası yapmamak oyunun temposunun yükseltilmesindeki en önemli etmenler. 
Aslında oyunun temposunun arttırılabilmesi stoperlerden başlıyor. Artık güzümüzde stoperlerin bu kadar geride kalıp ön tarafla mesafeleri bu kadar açması oyunun temposunu düşüren en önemli etkenlerden birisi sanki. Günümüzde artık stoperler rakip takımın sahasına geçebilmeli ve ön libero gibi oynayabilmeliler. Ama bakıyoruz iki stoperde üzerlerinde baskı yokken ve önlerinde kat edebilecekleri mesafe varken bile sürekli yan ve geri pas yapıyorlar. Üzerlerinde baskı yokken bir stoperin diğer stopere, bir bek oyuncusunun stopere ya da bir orta saha oyuncusunun stopere yan pas ya da geri pas yapması bana göre hiçbir anlam ifade etmiyor ve oyunun temposunu sürekli düşürüyor. Tabi burada futbolcuların üzerlerinde baskı yokken kalecilere verilen geri pasları da aynı kapsamda değerlendirmek lazım. Ne yazık ki artık futbol böyle oynanmıyor. Bugünün futbolunda stoperler ön libero gibi oynamalı diye düşünüyorum.
Özellikle üzerlerinde baskı yokken, orta saha oyuncularının oyun kurma adına stoperlere yaklaşarak top alma çabaları da diğer bir problem. Bu aslında şu manaya geliyor “stoperlerimiz oyun kurma özelliğine sahip olmayan kişiler, pas hatası yaparlar, öyle bir yetenekleri ve becerileri de yok, topu ben alıp ben oyuna sokacağım”. Ayrıca rakibin baskı yapması adına davetiye çıkarmış da oluyoruz. Bu durumda 5 ya da 6 kişi geride kalınmış oluyor dolayısıyla böyle bir durumda tempoyu yakalamak ve çok kişiyle rakip sahada hücum yapmak mümkün olmuyor. Bana göre hem stoperlerimiz hem defans beklerimiz mutlaka önlerindeki boş alanı topla katetmeli, rakip baskısı olduğunda ise boşa çıkan uygun durumdaki arkadaşına pas opsiyonunu değerlendirmeli diye düşünüyorum. Erkan Kaş belki bunu en iyi yapabilen defans beklerinden bir tanesi zaten. Topla kat ettiği zaman defansların ne kadar dengesiz yakalanabildiğini de birçok maçta gördük. Bunun yanında stoperlerin önlerindeki boş alanı topla kat etiklerinde rakip defansın da dengesinin bozulduğunu da artık net olarak görüyoruz zaten. 
Akan oyunda stoperlerden başlayan bu oyun, orta alan oyuncularının da mümkün olduğunda dikine ve isabetli oynamaları ile temponun muhafazası sağlanmış oluyor. Uygun pozisyon oluştuğunda stoperler tarafından ya da orta alan oyuncuları tarafından dengesiz yakalanmış bir savunma karşısında hücum oyuncularına kaliteli pas opsiyonlarının kullanılması ile de zaten ofansif üretkenlik artmış oluyor. Altay karşısındaki ikinci golümüzü bir kez daha izleyebilirseniz. Akan oyunda kaleciden başlayan bir atakta, dikine oynayarak, doğru pas opsiyonlarının kullanılmasıyla örnek seviyede bir gol atıldı. Aslında anlatmak istediğim de tam bu. Oyunun bu yönünü geliştirdiğimiz takdirde ofansif olarak çok güçlü hale geleceğimiz kanaatindeyim.
Tabiki bu oyun felsefesinde denge ve oyuncuların kabiliyetleri de önemli. Dengesiz bir şekilde önündeki boş alana top taşıma çabası gereksiz top kayıplarına ve rakibe geçiş hücumu fırsatı da vermemeli.
Temponun yüksek tutulabilmesinin oyuncuların tabiri caizse oyun iştahı istek ve arzusu ile fiziksel kondisyona da bağlı olduğu zaten aşikâr.
Eğer takımın ana felsefesi oyunu geride kabul etmek değilse, temponun yüksek tutulması gereken durumları da rakibe göre, eldeki kadroya ve futbolcuların kabiliyetlerine göre değerlendirmek lazım. 
Akan oyunda eğer temponuz çok düşükse skor bulmanız için geriye sadece duran top, başarılı geçiş hücumu, bireysel beceri ile yaratılan pozisyonlar ve uzaktan atılabilecek şutlar kalıyor.
Bu eksikliklerimizi de düzeltebilirsek ofansif anlamda çok daha üretken bir A.Çorum FK izleyeceğimizi düşünüyorum.
Sonuç olarak; ilk yarının son dört haftasına girilirken fikstürün nispeten kâğıt üzerinde biraz daha rahatlaması,  elde edilen galibiyetle yükselen moral motivasyonla, ilk yarıyı playoff hattın içerinde bitirmek içten bile değil.  Gerçekten galibiyete ve morale çok ihtiyacımız vardı. Bize de ilaç gibi geldi. Bu moralle son 4 haftayı da güzel bir şekilde tamamlayarak ilk yarıyı playoff hattının içerisinde bitirecek kadro kalitesine de sahibiz. Bunun yanında her zaman gördüklerimizi yazmaya çalıştık mutlak ve mutlak “oyunumuzu geliştirmeliyiz”… 

Ceyhun Keleş

#1lig #trendyol1lig #trendyol1 #altligler #çorumspor #çorumfk #ceyhunkeleş

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

 İlaç gibi geldi.

Trendyol 1. Lig’in 13. haftasında Ahlatçı Çorum FK evinde Altay’ı 3-0 mağlup etti.

İlk yarısında ne yazık ki vasatın üstüne geçemeyen bir futbol vardı. Rakip ligde kötü günler geçiren tahtası kapalı, 10 maçtır galip gelemeyen ve ligde 5 puanla son sırada olan Altay’dı. İlk yarıda önde pres yapamadık ve oyunu 2. bölgede kabul ettik. Oyuna coşkulu başlayamadık. Oyun tempomuz çok düşüktü. Özellikle dikine oynamamamız ve yaptığımız yan paslar oyunun temposunu iyice düşürdü. Birde buna yapılan pas hataları ve özellikle son toplardaki yanlış tercihler eklenince gol yollarında da etkili olamadık ve ilk yarı 0-0 sona erdi.

Ancak ikinci yarı özellikle 55. dakikadan sonra daha coşkulu bir takım gördük. Özellikle geçiş hücumunda Geraldo’nun mükemmel getirdiği ve mükemmel bir asistle Ozan Sol’a getirdiği topu Ozan Sol’un mükemmel bitirişiyle 63 dakikada öne geçtik. 76. dakikada Geraldo’nun ikinci mükemmel asistinde ise Thomas Verheydt sakatlıktan golle dönmüş oldu. 80 dakikada Gökhan Karadeniz’in golü ise şapka çıkartılacak cinstendi. 

Sonuç olarak 3-0 gibi net bir skorla galip gelsek te çıkarılacak çok ders olduğu kanaatindeyim.

Kadromuzun halen çok iyi olduğu kanaatindeyim. Ancak oyun tempomuzu arttırmadan gol yollarında etkili olmamız çok zor. Önümüzdeki maçlarda bu konuda biraz daha iyi olabilirsek ilk yarıyı playoff potasının içerisinde bitireceğimiz kanaatindeyim.

Her ne olursa olsun bu galibiyete ve morale çok ihtiyacımız vardı. Bize de ilaç gibi geldi.

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk #altay
 
“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz
 
www.corumspor.org.tr
 
Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg
 
BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr
 
DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

Fikstür avantajı

Trendyol 1. Ligde 10. Haftayı geride bıraktık. Genel olarak çok dile getirilmeyen, kalan yedi haftadaki fikstürün yarattığı avantaj ve dezavantajlar. Belki de bu yedi hafta iyi değerlendirildiği takdirde ilk yarıyı çok iyi bir yerde bitirebilecek bir Çorum FK görebileceğiz. Yani bugün dile getirmeye çalışacağım konu fikstür avantajı. 

Artık Trendyol 1. Ligde taşlar iyice yerine oturdu diye düşünüyorum. Ara transfer döneminde değişen dengeler olabilir. Ancak kulüplerin ekonomik durumu ve vizyonlarına baktığımızda, şuan ilk dokuzda bulunan takımların ligin sonuna kadar playoff ve şampiyonluk mücadelesi verebileceği, diğer takımların ise bu yarışın dışında kalacağı kanaatindeyim.

Öncelikle bu ligde her takım her takımı yenebilecek güçte, ya da gününde olan ve futbol şansı yanında olan takımlar belki de favori olarak maça çıkan takımlara üstünlük kurabiliyor. Bu ön kabulden sonra, kadro kalitesi, camia olma durumu, takımların maddi güçleri ve şu ana kadarki oyun gücü kapsamında değerlendirildiğinde içerisinde Çorum FK’nın da bulunduğu ilk dokuz takım ligin sonuna kadar bu yarışın içerisinde olacak gibi görünüyor. 

Bu kapsamda; son yedi haftaya girilirken ilk dokuz takımın fikstürlerini çıkarmaya çalıştım. Burada ilk dokuz takımın kendi aralarında yapacağı maçların zorluk derecesinin diğer maçlara oranla daha yüksek olduğunu ve puan kaybı ihtimalinin daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Son yedi haftada ilk dokuz takımın kendi aralarında yapacakları maçlara bakıldığında;

Eyüpspor 2, Göztepe 4, Kocaelispor 5, T. Bandırmaspor 2, Gençlerbirliği 1, Bodrum FK 3, Sakaryaspor 1, Manisa FK 3, Çorum FK 1 zorluk derecesi daha yüksek müsabaka oynayacaklar.

Bu yedi haftalık fikstürde ilk dokuzdaki takımlarla sadece bir maç yapacak olan en avantajlı takımlar, Çorum FK, Gençlerbirliği ve Sakaryaspor olarak görünüyor. En dezavantajlı takımlar ise son yedi haftada ilk dokuzdaki takımlarla beş maç yapacak olan Kocaelispor, dört maç yapacak olan Göztepe, üç maç yapacak olan Manisa FK ve Bodrum FK. 

Çorum FK cephesinden fikstüre bakıldığında son yedi haftaya girilirken ciddi bir fikstür avantajı var gibi görünüyor. Tabiki oynamadan mücadele etmeden de maç kazanılmıyor. Umarım son yedi haftalık bu fikstür avantajından karlı çıkan taraf Çorum FK olur.

#1lig #trendyol1lig #trendyol1 #altligler #çorumspor #çorumfk 

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

www.corumspor.org.tr

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

“Hesapsız sevmek”

Trendyol Türkiye 1.Futbol Ligi’nin 9. haftasında Ahlatcı Çorum FK, evinde lige fırtına gibi başlayan, 9 maçta 8 galibiyet almış, belki de 1. Ligin hem maddi değeri hem de futbolcu kalitesi olarak açık ara en iyi takımı olan Eyüpspor ile mücadele etti. Sahadan 3-2 mağlup ayrıldı.  

Öncelikle oyunsal anlamda yapılmayan eleştirilerin hiçbirisine katılmıyorum. Yapılacaksa oyunsan anlamada eleştiri yapılmalı diye düşünüyorum. Takım bir kaosa sürüklenmek üzereyken bu takımı düzlüğe çıkararak şampiyon yapan Başkan, yönetim ile tabiki Murat Yıldırım’a diyecek hiçbir sözümüz yok. Ne yazık ki sayısı 5-6 bini bulan her şartta takımını destekleyen cefakâr Çorumspor taraftarı mevcut. Kötü gün dostu bu taraftara da hiç kimsenin bir şey söylemeye hakkı yok. Bir de sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen başta Ahlatçı Holding olmak üzere Çorumlu sponsorlar. 
 
Öyle bir hava var ki sanki ticari olarak Türkiye’nin sayılı firmalarının bulunduğu Çorum’da ve Türkiye’nin her tarafında bulunan Çorum’lu iş adamları tarafından gerçekten maddi olarak çok fazla destek gören bir Çorumspor var. Sanki her türlü maddi imkân ve bütçe var ama sportif başarı yok. 

Yani daha 17 locasının tamamını bile iş insanlarına satamamış bir Çorum FK var.  Sanayi şehri diyoruz bugüne kadar kaç iş insanı deplasman masraflarını karşıladı. Bütün takımlarda görüyoruz değil mi? Birçok takımda deplasmanlarda iş insanları yemekte memleketlerinin takımlarını ağırlıyor. Bugüne kadar bir kez gördüğümü hatırlıyorum. Bırakın sponsor olmayı bunu bile göremedik. 

Taraftar açısından 1. Ligde mücadele edilmesine rağmen hala stat doldurulamadı. Tabiki stadı doldurmamız da mümkün değil. Az önce baktım passolig taraftar kart sayımız 10.060 olmuş. 10 bini geçmişiz bu da güzel. Yani tarihinde ilk kez 1. Lige çıkmış bir takım, 9. maçını oynuyor bu ligde ve halen passolig kart sayısı stat kapasitesi olan 15.000’in altında. Tabi eğer Çorum’da yaşayan ve diğer takımlara ait passolig kartı bulunan 5.000 taraftar yoksa!  

Acaba store bu yıl kaç lira kar etti. Bende bilmiyorum sormadım ama zarar etmediyse iyidir diye düşünüyorum.  Takıma destek olmak taraftarın, Çorum’un her platformda adının duyulmasından mutlu olacak hemşerilerimizin ve aidiyet duygusu olan iş insanlarının görevidir değil mi? Amasız fakatsız, herhangi bir mülahazayı düşünmeden.

Bir arkadaşım var şehir dışında yaşıyor. Çok da uzak bir yerde. Çalışıyor ekmeğini kazanıyor. Geçinecek kadarda bir geliri var. Tam bir Çorum ve Çorumspor sevdalısı. Çevre illerdeki tüm deplasmanlara gidiyor. Storede çıkan tüm ürünlerden mutlaka alıyor. Koleksiyon yapmış artık. Sizce sevkine mi alıyor ya da giyim ihtiyacı olduğu için mi? Cevabı çok açık değil mi? Destek olmak için.

Herkes eleştiriyor. O gitsin, bu gelsin, bu neden alındı vs. vs. Yapılan bu eleştiriler acaba takıma nasıl bir katkı sağlıyor. Sizin bu gördüklerinizi futbolun içinden gelmiş olan takımı yönetenler görmüyor mu? 29 kişilik kadronun şu anda değişme şansı var mı? Yok. Ayrıca bir de bütçe konusu var tabi. Bu konuya nasıl bakılıyor gerçekten hayretler içerisinde takip ediyorum. Sahada oynanan oyunu eleştirelim. Ama onun dışındaki konuları lütfen bırakalım profesyoneller halletsin.

Acaba İngiltere’de futbol neden bu kadar gelişti. İngiltere ligini takip ediyoruz. Statlar hep dolu. Statların doluluğu başarıyla orantılı değil. Maç sonunda sonuç ne olursa olsun mutlaka taraftar takımını alkışlayarak içeriye gönderiyor. Storelerde ürünler yok satıyor. Taraftar takıma nasıl destek olabilirimin hesabını yapıyor.  Almanya’da bir takımın ölüm kalım maçı. Tribünler tıklım tıklım. Puan kaybettiği takdirde küme düşecek. Bir futbolcu hata yapıyor, son dakikalarda takım gol yiyor ve takım küme düşüyor. Ama seyirciler takımlarını alkışlayarak soyunma odasına gönderiyor. Bu örneklerde gösteriyor ki bu bir kültür. Menfaatsiz sevmek bu olsa gerek.

Ne yapılabilir? Destek veren iş insanları, diğer iş insanlarını da destek vermeye teşvik etmeli. Taraftarlar maça giderken komşusunu da alıp maça götürmeli. Komşusuna da passolig aldırmalı, kombine aldırmalı vs. Birisine hediye alırken storeden hediye alınmalı. Özellikle küçüklerin maçlara görülmesi de büyük önem arz ediyor. Küçükleri de maçlara götürerek genç yaşta bu sevgiyi kazanmaları sağlanmalı diye düşünüyorum.    

Sonuç olarak; eleştirmek gerekiyorsa hakikaten önce neden passolig taraftar kartta, hala stat kapasitesini bile bulamadığımızın, neden bunca yüksek kalibrede iş insanı olan bir şehirde Çorumspor’a destek olunmadığının, herkesin bütçe imkanları doğrultusunda destek olup olmadığının sorgulanması gerektiği kanaatindeyim. Konu “Hesapsız sevmek”…

Ceyhun Keleş

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk #ceyhunkeleş

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

www.corumspor.org.tr

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

Eyüpspor müsabakasında yenilen gollerin analizi ve takım savunması

Trendyol Türkiye 1.Futbol Ligi’nin 9. haftasında Ahlatcı Çorum FK, evinde lige fırtına gibi başlayan, 9 maçta 8 galibiyet almış, belki de 1. Ligin hem maddi değeri hem de futbolcu kalitesi olarak açık ara en iyi takımı olan Eyüpspor ile mücadele etti. Sahadan 3-2 mağlup ayrıldı.  

Bugün Eyüpspor maçında yenilen gollere biraz daha yakından bakmaya çalışacağım. Yenilen golü eğer bir futbolcunun hatası olarak görürsek devekuşu gibi kafamızı kuma görüyoruz demektir. Haftalardır yazıyorum gerçekten takım savunmamamızı çok geliştirmemiz lazım.

Birinci golde Caner 30 metre taç atışını kullanıyor.

Ologo müdahale etmiyor.

Ceza sahamızın önünde Eyüpspor çok rahat pas yapıyor.

Üçüncü pasta top Ahmet Kutucu’ya geliyor.

Ahmet Kutucunun ceza sahası dışından topa vuruyor

yerde seken top Ali Türkan’ın çok cılız müdahalesine rağmen ağlarımızla buluşuyor. 

Pozisyonu incelediğimizde; maçın 9. dakikası. Takım yorgun değil. Caner’in uzun taç atışları yapıldığı bilinmiyor mu? 30 metreden gelen ilk topa Ologo neden müdahale etmeyerek rakibin arkasında bekliyor? Bu arada Caner taç atışından sonra kanada destek vermek için ilerliyor ama onu marke etmesi gereken Geraldo 50 metre geride. Ceza alanı çevremizde neden bu kadar rahat pas yapma imkânı veriyoruz Eyüpspor’a? Top Ahmet Kutucu’ya geldiğinde Nalepa henüz kendi yarı sahamızın ortalarında, Ahmet İlhan ise topun olduğu bölgeye geliyor. Ahmet Kutucu’nun adam adama savunmasındaki Erkan Kaş çok geç müdahale ederek Ahmet Kutucu’ya şut imkânı sağlıyor. Ahmet Kutucu’nun bu sezon attığı gollerin yarısı belki de bu şekilde ceza sahası dışından olmasına rağmen benzer bir gol daha atıyor. Son olarak ta kalecimiz Ali Türkan yerde seken topa çok net müdahale edemiyor. 

İkinci golde; orta sahada Nalepa’nın omuz omuza mücadelede düşerek kaptırdığı topla rakip atağı başlıyor.

Ahmet kutucu driplingle ceza sahası ön bölgemize kadar geliyor ve üç futbolcumuzun arasından çıkıyor.

Herhangi bir müdahale yok. Atak yönü sol kanada çevriliyor. Yine sol kanatta Anpem ve Caner, Kerem ile baş başa.

Ne yazık ki Geraldo yine yok. Caner’in neredeyse köşe noktaya yakın bölgeden orta şut karışımı vuruşunda,

falso alan top Ali Türkan’ı kontrpiyede bırakarak müdahalesine rağmen ağlarımızla buluşuyor. 

Pozisyonda takımımızın yerleşimi

Pozisyonu incelediğimizde ; orta sahada kaptırılan toplar her zaman tehlikeli oldu ve olmaya devam ediyor. Böyle bir maçta çok daha dikkatli olunmalıydı. Ayrıca artık omuz omuza mücadelelerde ayakta kalan taraf biz olmalıyız, bunu için mutlaka antrenmanlarda ilave çalışmalar yapılmalı. Savunmanın hücumdan başladığı unutulmamalı. Ahmet Kutucu driplingle ceza sahası ön bölgemize kadar geliyor ve üç futbolcumuzun arasından çıkıyor ne yazık ki müdahale edemiyoruz. Mutlaka oyun kuralları içerisinde daha sert savunma yapılmalı. Çok yumuşak kalıyoruz. Atak yönü sol kanada çevriliyor. Yine sol kanatta Anpem ve Caner, Kerem ile baş başa. Ne yazık ki Geraldo yine yok. Yani Geraldo birinci golde de yardıma gelmedi ve ikinci golde de yardıma gelmiyor. Çok iyi bir hücum oyuncusu olabilirsiniz ama günümüz futbolunda koşmuyorsanız mücadele etmiyorsanız ve kendi bölgenize yardıma gelmiyorsanız bunun çok bir anlamı kalmıyor. Üstelik 7 dakika önce benzer bir gol yemişsiniz ve yine yardıma gelmemişsiniz. Caner yine sol kanatta köşe ye yakın bölgede topla buluşuyor Kerem müdahale etmek istiyor ama vuruşu engelleyemiyor. Orta şut karışımı vuruşunda, falso alan top Ali Türkan’ı kontrpiyede bırakarak müdahalesine rağmen ağlarımızla buluşuyor. Burada belki de Eyüpspor’un en etkili ayağı olan ve bu sene gol anlamında kariyer rekorunu kıran Caner’e umarım özel bir çalışma yapılmıştır. Yapılmışsa böyle bir gol nasıl yeniyor oda ayrı bir problem sahası.

Üçüncü golde; Defansın arkasına atılan topta Melih topla buluşuyor (defans hattının yerleşimine dikkat yerleşim hatalı).

Çorum FK’dan ve Eyüpspor’dan 5 oyuncu var ceza sahasında ve çevresinde.

Yine ceza sahası içinde rahat paslaşmalar ve verkaçlar

sonrasında çizgiye inen Murat’a Ahmet İlhan’ın da bir müdahalesi olmayınca orta yapıyor.

Anpem topa dokunuyor. Ologo’nun Ali Türkan’ın önünü kapattığı pozisyonda top direğin direği yalayarak ağlara gidiyor.

 
Pozisyonu incelediğimizde; defansın arkasına atılan topta defans hattının U düzeninde olduğunu görüyoruz. Yani bekler geride stoperler ileride. Kalecinin önünde rakibin ofsayta düşmeyeceği büyük bir alan var ve Eyüpsporlu futbolcu buraya koşu yapıyor tabiki ofsayt değil. Burada zaten 20 dakikada yenen iki golün verdiği psikolojik dağılmışlığın da olduğu çok açık. Eyüpspor yine bizim ceza alanımız çevresinde ve içinde çok rahat pas yapıyor. Defansın arkasına uzun top atılması ve üç pas yapılmasına rağmen bir müdahale yok. Orta yapıldığı anda Çorum FK’dan 7 Eyüpspor’dan 4 oyuncu var. Rakibe çok pas imkânı veriyoruz ve çok rahat orta yaptırıyoruz. Rahat paslaşmalar ve verkaçlar sonrasında çizgiye inen Murat’a Ahmet İlhan’ında bir müdahalesi olmayınca ortasını yapıyor. Arka direkte Anpem topa gelişine dokunuyor. Zaten Ologo kaleci Ali Türkan’ın önünü kapatmış durumda. Ologoda dokunamıyor, Ologo’nun arkasında kalan Ali Türkan’da topa müdahale edemiyor. Burada stoperin kalecinin önünü kapatmış olması da ilginç. Stoper kalecinin ön alanını kapatmasa belki kaleci müdahale edebilecek. Bir iletişim problemi de olabilir gibi görünüyor.  

Uzun süredir Çorum FK’da takım savunmasında problemleri gündeme getirmeye çalışıyorum. 

Savunma en ilerden başlar. Futbolun temel kuralı koşmak mücadele etmek ve yardımlaşmaktır. Öncelikle orta sahamızın defansa yardımda geç kaldığını ve özellikle kanatlarımızın kendi bek bölgelerine özellikle rakibin kanatlarını kontrol etmek maksadıyla çok gelmediği kendi beklerine çok destek vermediğini gördük. Özellikle Gerolda kendi kanat bölgesinde Caner Erkin oynamasına rağmen özellikle yenen üç golde neredeyse defansa hiç desteğe gelmedi. 

Rakibin rahat pas yapmasına müsaade ediyoruz. Özellikle kendi yarı alanımızda. Böyle de olunca rakibin ceza sahamızın içerisine girmesi de çok kolay oluyor. Futbol kuralları içerinde daha sert olunması gerektiği kanaatindeyim. 

Özellikle orta alanda kaybedilen toplar her zaman başımızı ağrıtıyor ve ağrıtmaya devam edecek gibi görünüyor. Topun kıymetini bilmeliyiz. 

Ofsayt taktiği bir taktik düzen içerinde uygulanmadığı takdirde defansta ciddi açıklar yaratabiliyor. Bu maçta görüldüğü gibi uygun olmayan bir yerleşimde yakalanmak ciddi gol tehlikelerine neden olabilir.   

Ayrıca hem faulde hem de ofsayt beklentisinde oyun devam ederken el kaldırma alışkanlığı ne yazık ki devam ediyor. Bu durum hem futbolcunun konsantrasyonunu bozuyor hem de rakibe avantaj sağlıyor. Ne olursa olsun düdük çalmadan mutlaka oyuna devam edilmeli.

Sonuç olarak; bazı maçlarda takım savunmasını çok iyi uygularken, bazı maçlarda da ciddi hatalar yapıyoruz. Ne yazık ki hatalar yaptığımız maçlarda bize mağlubiyet olarak geri dönüyor. İnşallah bundan sonra takım savunmamızı bir düzene oturtarak süreklilik sağlayabiliriz.

Ceyhun Keleş

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk #ceyhunkeleş

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

Bodrum FK mağlubiyetinin değerlendirmesi

“İğneyi Kendine Çuvaldızı Başkasına Batırmak Lazım”

Trendyol Türkiye 1.Futbol Ligi’nin 7. haftasında Ahlatcı Çorum FK, deplasmanda Bodrum FK ile mücadele etti ve sahadan 2-1 mağlup ayrıldı. Sizlerle maç sonu sıcağı sıcağına görüşlerimi paylaşmak isterdim ancak inanın yazacak morali kendimde bulamadım. 

Öncelikle maç sonu açıklamalarını da yayınladık zaten. Hakemin yanlış kararları var mı? Kesinlikle var. Özellikle Arda’nın pozisyonunun penaltı olduğu kanaatindeyim bende. Ayrıca hakemin takdir haklarını Bodrum’dan yana kullandığını, gereksiz incelemelerle ve geç verilen ofsayt karalarıyla oyunu soğuttuğunu da düşünüyorum. Her platformda Çorum FK’nın hakkını savunmak adına, verilen kararların fotoğraf ve videolarla detaylı incelemesini web sitemizden ve sosyal medya platformumuzdan paylaşacağımızı da belirtmek isterim. 

Bununla birlikte burada maç sonu hem kadro durumumuz hem de oynanan oyunla ilgili düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.  

Bodrum FK kadro kalitesi olarak bizimle denk takımlarından olduğu kanaatindeyim. Az gol yiyen ve gol attıktan sonra da skoru korumaya çalışan bir takım hüviyetinde. Sahaları zaten çok az seyirci kapasiteli ve evlerinde seyirci baskısı da yok.

Maça tutuk ve stoperlerimizin yaptıkları hatalarla başladık. İlk yarı şiddetli esen rüzgâr bizim lehimize idi ve ilk şutumuzu 26. dakikada attık. Aslında maçın başında hatta ilk üç dakikada savunmamızda yapılan hatalar da dikkat çekiciydi. Ligin ilk maçlarında da özellikle savunmada bireysel hatalar görmemize rağmen, son haftalarda savunma hattı güven vermeye başlamıştı. Maçın başında bireysel hata konusunda yine alarm vermeye başladık.

Bu alarmın devamında 34. dakikada kalecimizin hatalı çıkışı sonrası haklı olarak verilen bir penaltı ile kalemizde ilk golü gördük. Altı dakika sonrasında atılan korner atışında Celal Dumanlı’yı marke eden Ologo’nun yükselmediği pozisyonda da Celal Dumanlı neredeyse durduğu yerden vurduğu kafayla farkı ikiye çıkardı. Yani bireysel hatalar sezon başından beri canımızı sıkmaya devam ediyor. Bireysel hatalar sonucunda yenen iki golle ilk yarının sonlarında iki farkla geriye düştük. 

Bu dakikadan sonra pozisyon bulmaya biraz mücadele etmeye başladık. Peki 41. Dakikaya kadar neredeydik neden mücadele etmedik. Ligin 7. haftasındayız artık yapılan bu kadar bireysel hataya nasıl çözüm bulacağız bilmiyorum. Artık ciddi manada can sıkan bireysel hataların sebebini bularak çözmek de teknik heyetin görevi. 

Diğer bir dikkat çekici konuda hala çok yumuşak ve ağır oynamamız. Mutlaka futbol kuralları içerisinde gereken sertlikle oynamak lazım. Giresun maçında da yediğimiz golü hatırlayın. Lütfen Bodrum FK’nın santraforu Celal Duman’lıyı bir kez daha izleyin. Hücum pres nasıl yapılır, nasıl mücadele edilir göreceksiniz. Yine Bodrum orta sahasında Samet ve Muhammed Gönülaçar’da gayet agresif oynadılar. 

Sezon başından beri yazdığımız ağır oyun ise bizim akan oyunda gol bulmamızı ne yazık ki çok zorlaştırıyor. Bu kadar ağır ve yatay oynarsanız akan oyunda gol bulmanız çok zor. Halen ağırlıklı yan pas yapıyoruz, özellikle 2 ve 3. bölgelerde dikine çok fazla oynamıyoruz. Bununla birlikte pas isabet oranımızın da iyi olduğu söylenemez. Yapılan pas hataları belki de şu ana kadar ki en büyük silahımız olarak gördüğümüz geçiş hücumlarını sekteye uğratmakla birlikte, kalemizde de ciddi pozisyonlar vermemize ve takımın normalden daha fazla yorulmasına sebep oluyor. Buda çözemediğimiz problem sahalarından bir tanesi.

İkinci yarının başında Ologo’nun yerine Berkay Can oyuna girdi. 58’ci dakikada da yani oyuna girmesinden 13 dakika sonra oyundan çıktı. Sakatlanacak bir ikili mücadele yok. Berkay Can iyi bir futbolcu hiçbir sözüm yok. Ama nedir bu sakatlık mevzusu. Artık buna bir açıklık getirmekte lazım. Kronikse neden bu sene devam edildi? Kronik değilse neden sürekli sakatlık oluyor. 

Stoper hattı ne zaman hata yapacak diye bekliyoruz. Artık stoper hattının daha dikkatli olması gerektiği kanaatindeyim. Hatalarını düzeltmeleri bireysel hata yapmamaları için artık ivedi tedbir alınmalı.

Eren gerçekten gelecek vadeden bir genç kardeşimiz. Çorum FK’ya katkıları da ortada. Ancak Eren bu maçta ne yazık ki pozisyonların birçoğunda ayakta kalamadı. Futbolcu ayakta kalan fiziksel olarak güçlü olmak durumunda. Eğer fiziksel olarak eksikler varsa mutlaka buna göre çalışma programları uygulanmalı. 

Bugüne kadar çok yazmak istemedim ama, Thomas Verheydt ile ilgili alınırken ne düşünüldü bilmiyorum. Muradımız ne idi. Sırtı dönük top alamıyor, topu saklayamıyor, kaleye şut çekemiyor ve çok ağır. Bununla birlikte Sinan neden kadroda yok. Sinan’ında Verheydt’den kötü futbolcu olduğu kanaatinde değilim. Ara transfer dönemine kadar da bu kulübün futbolcusu. Bir disiplinsizliği olmuş ise onu bilmiyorum. Ama o zamanda kadro dışı bırakılması gerekmez mi? Verheydt ile gol atabileceğimiz kanaatinde değilim bir kişi eksik oynuyoruz diye düşünüyorum.

Ahmet Sagat’ı aldık. Çok iyi bir santrafor olduğunu düşünüyorum. Antrenmanda sakatlandı. Uzun süredir antrenman eksiği olduğunu biliyoruz. Antrenman eksiği olduğu bilinerek buna göre antrenman programı hazırlanmıyor mu? Bu maçlarda oynayabilsin diye transfer edilmedi mi? Ama bu kritik maçlarda faydalanamıyoruz.

Bu takım nasıl gol atacak 10 gol atmışız 5’i penaltıdan. Şu ana kadar akan oyunda santraforlarımızdan sadece Eren Aydın’ın bir golü var. Yani akan oyunda gol sorunumuz olduğu çok açık. Bunun sebebi bana göre hem takımın ağır oyunu hem santrafor performanslarındaki yetersizlik hem de kanat organizasyonlarındaki eksikliğimiz diye düşünüyorum. Verheydt’i hiç saymıyorum zaten. Sinan resmi olmasa da kadro dışı durumda. Dua edelim Ahmet Sagat dönsün ve çok formda başlasın. Bir de oyunu iki yönüyle oynayabilen çok ihtiyacımız olduğunu düşündüğüm 8 numara bölgesindeki eksikliği giderecek olan Nalepa’yı pamuklara saralım.  

Bu arada Arda’ya da bir parantez açmak lazım. Her geçen gün performansını arttırmaya devam ediyor. Nazar değmesin.

Sonuç olarak; amacımız bağcıyı dövmek değil üzüm yemek. Çünkü biz Çorumsporluyuz ve bu takımı menfaatsiz seviyoruz. Gördüklerimizi de mutlaka söylemek durumumdayız. Hakem hatası var mutlaka. Ama önce “İğneyi Kendine Çuvaldızı Başkasına Batırmak Lazım”…

Ceyhun Keleş

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk #ceyhunkeleş

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

www.corumspor.org.tr

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

Takım Savunması Problemi

Ahlatcı Çorum FK, ne yazık ki evinde iki haftadır gol atamadan mağlup oluyor. Takım savunması konusunu da haftalardır elimden geldiğince yazmaya çalışıyorum. Bugün sizlere genel olarak takım savunmasındaki problemlerden, özel de ise Gençlerbirliği maçındaki yenilen goldeki pozisyon hatalarından bahsetmeye çalışacağım.

Takım savunması, futbolda takım halinde yapılan savunmadır. Fransızca savunma anlamındaki "défense" sözcüğünden Türkçeye geçmiştir. Futbolda defansın amacı gol yemeyi önlemektir. Topa Sahip olmayan takım, savunma yapan takımdır. Savunmanın amacı; rakiplerin gol atmasını engellemek ve kazanılan pozisyonla rakiplere kendi golünü atmaktır.

Yapılan bir araştırmaya göre; araştırmaya katılan teknik adamlar korner atışlarına karşı ilk savunma tercihi olarak %47,4’ü adam adama, %26,3’ü alan, %26,3’ü karma savunmayı tercih ettiği belirlendi. Araştırmaya katılan teknik adamlar tarafından savunulan taktiksel yaklaşım doğrultusunda, rakip serbest atışlar sonrası golü önlemek için doğru ve etkili savunmanın temel faktörlerinin, “yerleşme” “iletişim” ve “hareketlilik” olduğu ortaya konuldu. Buna katılmamak mümkün değil zaten.

Bu kapsamda duran top savunmasındaki savunmada etkili yöntemin kornerlere karşı defansif yerleşim olarak “adam adama” savunma olabileceği, belki karma yönteminde tercih edilmesinin uygun olabileceğini de göstermektedir. Bununla birlikte “yerleşme” “iletişim” ve “hareketlilik” faktörlerinin duran top savunmasında temel faktörler olduğu da ortadadır.

Bu nazari bilgilerden sonra Gençlerbirliği karşısında kornerden yenen golün analizini yapabiliriz. Öncelikle ceza sahası içinde Çorum FK’dan 10 oyuncu varken (kaleci dahil) Gençlerbirliği’nden sadece 6 oyuncu mevcut.  Bir oyuncumuzda ceza sahası çizgisine çok yakın bir bölgede yani takımın tamamı neredeyse ceza sahası içinde konumlanmış.

Korner atışı kullanılırken golü atacak Amilton’u bire bir marke eden bir futbolcumuz olduğu söylenemez. Sadece önünde ve Amilton’un hareketlerini göremeyecek şekilde arkası dönük bir oyuncumuz var. Ayrıca iki futbolcumuzda ceza alanını içerinde alan kontrolünde.

Top rakip oyuncunun kafasına temas ettiği anda zaten adam adama savunma kaybolmuş durumda, yukarda saydığımız temel prensiplerden sayısal üstünlük olmasına rağmen yerleşmede büyük problem zaten var. Zaten oyuncularımızda hareketlilik yok. 10 oyuncumuzun arasında Amilton kaleye 3 metre mesafede ve yanında marke eden oyuncumuz yok. 
 

Hal böyle olunca da gol yemek kaçınılmaz oluyor. Sonra da oyunu dengelemek adına çaba sarf ediyorsunuz ancak bazen bu çaba sonuç vermeyebiliyor.

Sonuç olarak; duran toplardaki üç temel prensibe uymadığınız zaman çok basit gol yiyebiliyorsunuz. Atamadığınız zamanda mağlup oluyorsunuz. Aslında futbol çok basit bir oyun. Duran toplarda golü önlemek için doğru ve etkili savunmanın temel faktörlerini tekrar hatırlatmak istiyorum “yerleşme” “iletişim” ve “hareketlilik”. Acaba hangilerini doğru yaptık. Takdir sizlerin. Umarım takım savunmasındaki bu hatalarımızı bir an önce gideririz. 

Ceyhun Keleş

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk 

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

www.corumspor.org.tr

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

 

 

 

 

 

 

 

“Aynı tas aynı hamam”

Trendyol Türkiye 1.Futbol Ligi’nin 4. haftasında Ahlatcı Çorum FK, evinde Türk futbolunun köklü camialarından Gençlerbirliği’ni misafir etti. Deplasmanda Göztepe galibiyetinin ardından evinde seyircisinin önünde beklenti iştahlı güzel bir oyun ve galibiyetti. Ancak evimizde ikinci maçımızda da gol atamadan ikinci mağlubiyetimizi aldık. 

Rakip Gençlerbirliği; Üç maçta bir gol yemiş Gençlerbirliği, oyunun büyük bölümünü beşli defans ile oynayan, orta sahanın göbeğini iki agresif ve mücadeleci aynı zamanda oyuncuyla kapatan, 3-4-3 dizilişiyle oynayan, öncelikli hedefi gol yememek, ardından bulacağı gol ya da gollerle puan arayışında olan bir takım olduğunu maç öncesi yaptığımız analizlerde açıkça gördük. Ayrıca, Çorum FK maçı öncesinde orta sahanın göbeğinde oynayan Rahman Buğra Çağıran ve Tiago Rodrigues sakatlıkları dolayısıyla, yeni transferleri Kayode ise lisansı çıkmadığı için oynayamadı.

İki haftadır takım savunasındaki problemleri yazıyorum. Burada da korner atışında yerleşim hatası ve top takibindeki eksiklikten dolayı beş oyuncumuzun bakışları arasında Amilton kafa ile sektirilen topu ağlarımıza gönderdi. Yine takım savunmasındaki problemimizden yine gol yedik, daha önceki maçlarda olduğu gibi.

 Maçın son 15 dakikalık bölümü ve uzatmalar dahil baskılı oynadığımız söylenebilir. Ancak geri kalan 60 dakikalık bölüm için söylenecek çok bir şey yok. Akan oyundaki ilk pozisyonumuz 87. dakikada Suat’la geldi. Yani maçtan hemen sonra da ilk yazdığım şey şuydu. Bu kadar ağır ve durağan futbolla gol atmanız, sonuca gitmeniz mümkün değil. Akan oyunda gol atamıyoruz. Geçiş hücumu organizasyonu yapamıyoruz. Belki de elimize geçen az sayıda fırsatı da ağır ve son pasları kötü kullanan orta sahamız nedeniyle değerlendiremiyoruz. Çünkü çok ağır bir futbol oynuyoruz. Eğer bu oyunu bu kadar ağır oynar, üstüne final paslarında sürekli hata yaparsanız, duran toplar ve rakibin hatası dışında gol atamazsınız. Zaten sonuçta da bununla karşı karşıyayız. 

Bunun yanında bir alternatif planımız var mı bilmiyorum. Ben göremedim. Her şey rutin. 65. dakikadan önce oyuncu değiştirildiği zaman sanki takıma ceza geliyor. Bilmiyorum bunu da anlamak mümkün değil.   Yenik durumdasınız dakika 70, neden çift forvete dönmezsiniz. Maçın son bölümünde baskılı oynamayı hedefliyorsanız neden Thomas’ın yanına Eren’i almazsınız, bari son 10 dakika yapılacak ortaları düşünerek Sinan’ı da oyuna almazsınız, Eren’i alarak santraforda Ahmet İlhan’ı kullanacaksanız Sinan Kurumuş neden kadroda? 

Benim kanaatim bu takımın temel problemi tempodur. Tempoyu da orta saha belirler. Temposuz ağır oynayan bir takımın geçiş hücumların da da başarılı olması çok zor. Dikine etkili oynayacak isim ya da isimlere ihtiyaç var. 

 Hocamızın söylediği gibi; maç genelinde %69 topa sahip olduk, 478 pas yaptık ve %80 isabet oranı yakaladık, 17 şut attık 35 orta yaptık doğru. Başka bir istatistik verisi, rakip 3 isabetli şut biz 5 isabetli şut. Çok fark var mı? Peki sonuç. Gol atamadan mağlup olduk. Gençlerbirliği’nin oyun yapısını bilmiyor muyduk? Biliyorduk. Peki bunun için ne tedbir aldık. Yani gol yemeden gol atmak için. İstatistikler çok önemlidir ama sonuç varsa. Keşke istatistikler puan kazandırsaydı. Bir çiftçi bahçesine çok iyi bakar, gübresini atar, yapılacak ne varsa yapar ama meyve alamıyorsa bir eksik vardır. Eksik olmasa mutlaka bol ürün alacaktır. Ya da sınava çalışan bir genç maksimum gayreti göstermiş, dershaneye gitmiş yapılacak ne varsa yapmışsa sınavda iyi not alır. Bu hayatın kanunudur. Bunun dışında söylenenler hayatın doğal akışına aykırı şeyler. 

Sonuç olarak; bu renkler uğruna maddi manevi fedakârlık yaparak kilometrelerce yol yaparak gelen, bu oyun ve sonuçtan sonra aynı yolu, sus pus morali bozuk bir şekilde dönmek zorumda kalan bir insanın psikolojisini düşünün. Umarım bunu herkes düşünür. Kimse bu takım vura vura şampiyon olur demiyor zaten. Ancak çok büyük bütçelerle kurulmamış, şampiyonluk gibi bir iddiası olmayan hatta birisinin de tahtası kapalı olmak üzere iki takıma 1. ligin evinizdeki ilk iki maçında gol atamadan mağlup olacaksınız. Bu kabul edilemez. Takım savunmasındaki problemler devam ediyor. Takım durağan oynuyor. Bu yavaş oyunla akan oyunda ya da geçiş hücumunda gol atmanız çok zor. Oyuna müdahalede çok geç kalıyoruz ve yaptığımız hamleler neredeyse rutin hale gelmiş. Yani artık bu konulara bir an önce tedbir almak lazım. Tedbir alınmazsa bir rakibin hata yapmasını ya da duran toptan bir şeyler yapmayı beklemeye devam ederiz. Yoksa “Aynı tas aynı hamam”

Ceyhun Keleş

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk #ceyhunkeleş

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

www.corumspor.org.tr

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

“İyi Yoldayız”

Trendyol Türkiye 1.Futbol Ligi’nin 3. haftasında Ahlatcı Çorum FK, deplasmanda Türk futbolunun köklü camialarından Göztepe’nin konuğu oldu. Özellikle Çorum’daki Giresunspor mağlubiyetinin ardından, yeniden toparlanmak adına bu müsabakanın önemi büyüktü. Göztepe’de ise bu sezon belki de ligin en maliyetli iki üç kadrosundan birisi kurulmuştu. Büyük umutlarla ve beklentilerle sezona başlanmış ancak ilk iki haftada istenilen sonuçlar alınamamıştı. Ayrıca bunların yanında, Göztepe’nin bu sezon ilk kez kendi evinde seyircisiyle bulaşacak olması da maçın önemini arttırıyordu.  Dolayısıyla hem Ahlatçı Çorum FK hem de Göztepe için maçın önem seviyesi yüksekti. 

Maç kadrosunu gördüğümde, Tahsin Hocanın geçen haftaki yanlışından dönmüş olduğu açıkça görülüyordu. Geçen haftaya göre 4 rotasyonla Göztepe karşısına çıkıldı ki bana göre de tamamı isabetliydi. 

Maça resmen önde başladık. Göztepe’de büyük umutlarla transfer edilen belki de sadece bir antrenmana çıkabilen stoper Lasse Nielsen’e Kokoviç il 11 de yer vermişti. Maçın başlamasıyla daha 36. saniyede Lasse Nielsen ve kaleci Lis’in büyük hatası, Ahmet İlhan’ın futbol zekâsı ve hızı ile öne geçtik.

Göztepe golün şokunu üstünden atamadan yine Ahmet İlhan’ın mükemmel asistinde, Atakan Akkaynak’ın mükemmel bitirişiyle farkı ikiye çıkardık. Ancak bu golden üç dakika sonra yine sağdan yapılan ortada defansımızın pozisyon ve hamle hatasından kalemize golü gördük. 

Göztepe oyun olarak üstün oynasa da çok fazla pozisyon vermeden maçı kazanmasını bildik. Topla oynama oranlarına baktığımızda Göztepe %61 biz ise %39, isabetli şut ise Göztepe 5 bizim ise 4. İsabetli pas oranlarında ise Göztepe %82 iken bizim %67. İstatistikleri uzatmak istemiyorum. Aslında işin sırrı kazanılan ikili mücadelede. Göztepe 52 bizim ise 62. Yani iyi mücadele ettik, akıllı oynadık ve kazandık demek doğru olur.

Rotasyonlara baktığımızda; stoperde Ologo hiç sırıtmadı. Hatta yaşına göre çok soğukkanlı olduğunu söylersek yanlış olmaz. Arda’yı da ben beğendim. Skoru erken bulmamızdan dolayı ofansif yönünü çok göremesekte hatasız oynadı diyebiliriz. Atakan Cangöz orta sahaya direnç kattı savaştı, mücadele etti. Ahmet İlhan Özek ise kalitesini ve tecrübesini ortaya koydu. Adeta oynadığı oyunla ilk 11’de oynaması gerektiğini deklare etti.    

Bugüne kadar oynan tüm müsabakaları izledim. Ligin ilk haftaları olmasından dolayı aksamayan bir takım yok gibi. Bizim de aksayan yönlerimiz tabiki var. Takım savunmamızdaki problem daha azalmış görünse de devam ediyor. Bireysel hatalar da hakeza öyle. Orta sahamız Atakan Cangöz’ün dahil olmasıyla biraz daha direnç kazandı. Ancak ligin başındayız. Milli ara sonrası bütçe uygun olduğu takdirde, yapılabilecek takviyelerle çok daha iyi olacağımızı düşünüyorum. 

Gelelim transfer konusuna. Gerçekten çok fazla boş yorum yapıldığı kanaatindeyim. Şu an transfer piyasası ateş pahası. Ülkenin ekonomik durumu ve şartları belli. Çorum’un havaalanı olmayışı gibi bazı dezavantajları ortadayken, halen herkes o gelsin bu gitsin transfer konuşmaya devam ediyor. Maliyetleri ne yazık ki bilen yok. Ancak kimse bu takımın sponsorlarından kaç tanesi Çorum’lu, Çorum’un sanayisi bu kadar gelişmişken, bu kadar iş adamı varken, listelerde en önlerde bir sürü firma varken, neden bu firmalar bu takıma destek vermez, bu takımın iyi yerlere gelmesi için omuz atmaz, ne yazık ki bunu kimse konuşmuyor. Tabiki Çorumlu olsun olmasın destek olan sponsorlara da tüm Çorum adına teşekkürlerimizi bir kez daha iletmiş olalım.  Ahlatçı Çorum FK, Çorum’un dışarıya açılan penceresi, Çorum’un en büyük tanıtım aracıdır. Umarım herkes bunu artık anlar ve bu bakış açısıyla desteğini esirgemez.  

Bütçe çerçevesinde transfer yapmak çok doğru bir stratejidir. Bu konuda yanlış yapmış ve tahtası halen kapalı birçok kulüp, hesapsız harcamaların sonuçlarını görmek adına çok güzel örneklerdir. Bütçem kadar transfer yaparım, hedefimi de bu çerçevede belirlerim. Bu çok doğru bir stratejidir.

Sonuç olarak; Göztepe deplasmanından alınan üç puan gerçekten çok değerli. Bizim içinde hem lige hem de kadro uyumu açısından alışma süreci devam ediyor. Bu adaptasyonunu tamamladıktan sonra çok daha iyi olacağımıza kimsenin şüphesi olmasın.  Başkan ve yönetim çok doğru bir stratejiyle ilerliyor. Transfer döneminin bitesine de yaklaşık 16 günlük bir süre var. Gençlerbirliği maçı sonrasında 16 Eylül’de oynayacağımız Ümraniyespor maçında tüm takımlarında kadrosu son halini almış olacak. Mevcutta, gayet kaliteli bir kadroya sahibiz. Mücadele edeceğiz, savaşacağız ve birlikteliğimizi muhafaza edeceğiz.  Yani “İyi Yoldayız”

Ceyhun Keleş

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk 

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

www.corumspor.org.tr

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr

Sonuç Hüsran

Trendyol Türkiye 1.Futbol Ligi’nin lideri Ahlatcı Çorum FK, 2.haftanın açılış maçında, dün akşam Giersunspor’u konuk etti. Sahadan 2-0 mağlubiyetle ayrıldı.  

Transfer dönemini iyi geçirdiğimizi düşünüyorum. Bana göre tek eksik yolların ayırılacağı futbolcuların belirlenmesi, açıklanmasında çok geç kalınmış olmasıdır. Biz kadromuzu koruduk. Üstüne güzel eklemeler yapıldı. Hala eksik noktalarımız olduğu kanaatindeyim ancak transfer işi bütçe işi transferde yapmayabilirsiniz, eksiklerinize takım içinden çözümler de bulabilirsiniz. Geçen sene Atakan Akkaynak’ı stoper bölgesinde kullanmak gibi. Buda hocalık mahareti. Buna da saygı duymak lazım. Ama şu anda ligin başı ve böyle bir durum söz konusu değil. 

Takım iyi bir kamp dönemi geçirdi. Transferlerin büyük çoğunluğu da kamp öncesinde tamamlandığı için uyumunda sağlandığı kanaatindeyim. 

Bu gelişmelerle geçen hafta 3 golle alınan 3 puan ile 1. Lige merhaba dedik. Geçen haftada maçı canlı izledim. Evet 3-0 gibi net bir skorla kazandık. Ancak maçta ilk yarının son 30 dk.sı gerçekten çok kötü bir futbol ortaya koymuştuk. Belki de ilk yarının sonunda soyunma odasına 3-2 mağlup gitmemiz içten bile değildi. İlk maç, deplasmanda alınan farklı galibiyet her ne olursa olsun çok güzeldi. Maçlar ilerledikçe takımın daha da iyi olacağı genel düşüncesi, hakimdi bizde de. 

Bu haftaki rakibimiz Giresunspor ise gerçekten zor günler geçiren, transfer tahtası kapalı, mevcut kadrosunun büyük çoğunluğunu gençlerden oluşturabilmiş ve kamuoyunca bu sene 1. Ligden düşmesi muhtemel takımlar arasında gösteriliyordu. Geçen haftaki Bodrum FK maçında Giresunspor’un gösterdiği performans da bu öngörüyü teyit eder nitelikteydi.

Maç kadrolarını görünce gerçekten şaşırdım. Ligin henüz 2. haftasını tamamladık o nedenle yazımda isim vermeyeceğim. Ancak geçen hafta canlı olarak izlediğim ve performansını çok kötü bulduğum 2-3 ismi tekrar kadroda görmek açıkçası beni şaşırttı.  Kazanan takım bozulmaz prensibini uygulayan hocaları da ayrıca ilginç buluyorum. Eğer iyi oynamayan ya da performans problemi olan varsa oynatmamanız gerekmez mi? Diğerlerine de şans vermeniz gerekmez mi?  Neden bu ısrar anlamak mümkün değil.

Geçen haftada ilk yarı gerçekten çok kötü performans sergileyen yine 3 oyuncu vardı. Bizde ilk yarı sonunda değişiklik olması gerektiği beklentisi varken aynı kadro ile sahaya çıkıldı. Bu hafta da ha keza aynı. Ayrıca bir kural mı var bilmiyorum, 70. dakikaya kadar değişiklik yapılmaz diye. Neyi ve neden bekliyoruz anlamakta güçlük çekiyorum.

İlk yarı oyun adına hiçbir şey ortaya koyamayan Çorum FK, ikinci yarıda daha istekli ve arzulu başlasa ve gol fırsatları yakalasa da bunları değerlendiremedi. Yani kaleci hatalı gol yer eleştiririz, defans hata yapar gol yeriz eleştiririz. Fırsatları değerlendiremeyen forvet oyuncusuna bir şey demeyiz ve pozisyona girmesi önemli deriz. Ama kalecinin görevi golü önlemekse forvetin görevi de gol atmak ya da gol pozisyonu hazırlamak. Aynı şekilde orta sahanın görevi de asist yapmak, rakibin ataklarını engellemek, takımın pas yapmasını sağlamak vs. Bir hatalı pas takımın hem ritmini bozuyor hem yoruyor hem de 5 dakika toparlanmak için zaman kaybediliyor. Ancak orta saha bunu yaptığı zaman yine hiçbir şey demeyiz.  

İki önemli konu var dikkat çekmek istediğim. Bence ciddi şekilde alarm veren. Birincisi takım savunmasındaki zafiyet. İkincisi üretkenlik sorunu. Bu iki sorunun çok acil çözülmesi lazım. Takım savunması o kadar yumuşak ki, yediğimiz birinci golü lütfen izleyin. Adam elini kolunu sallaya sallaya 6 oyuncumuzun arasından ceza sahasına giriyor, pasını çıkartıyor ve gol yiyoruz. Sertlik sıfır ve temaslı oyun hiç yok. Bu duruma mutlaka bir an önce çözüm bulunmalı. Yoksa zor günlerin bizi beklediğini söylemek için kâhin olmaya gerek yok. Yediğimiz birinci golü ders niteliğinde lütfen tekrar tekrar izleyin en dediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Diğer bir önemli konu, bizim nasıl bir alternatif oyun planımız var ben bilmiyorum. Rakip kapandı ve kontratak ile gol bulursam ne güzel mantığıyla kapanıyor, biz açamıyoruz. Geçen senede büyük sıkıntı yaşadığımız bir konuydu bu. Gördüğüm kadarıyla sıkıntı devam ediyor. Topu kanatlara taşıyamıyoruz. Merkezden hücum edecek maharetli ayaklara sahip değiliz ya da maharetli diye düşündüğümüz ayaklarda maharetini kaybetmiş. Bu haftanın bir iş kazası olduğuna, herkesin gerekli dersleri çıkararak önümüzdeki haftadan itibaren beklenen mücadelenin sahaya yansıyacağını umut ediyorum.  
 
Sonuç olarak; şampiyonluktan sonra transfer sezonuna hızlı bir şekilde giren ve futbolcu uyumunun sağlanması adına güzel bir kamp dönemi geçiren, ilk maçını deplasmanda net bir skorla kazanan Çorum FK, evinde seyircisinin önünde, muhteşem bir ambiyansta, 1. ligde tarihinin ilk maçına çıktı.  Rakibi, transfer tahtası kapalı, gençlerle onur mücadelesi veren, spor kamuoyu tarafında bu sene 1. Ligdeki en muhtemel küme düşme adayı olarak görülen ve geçen haftada evinde kaybettiği maçta oynadığı oyunla bunu teyit ettiren bir takım. Teknik heyet ve futbolcular adına bu mağlubiyetin izahı yok. Umarım herkes şapkasını önüne alır düşünür, gerekli dersleri, çıkarır.  Bunu da önümüzdeki haftalarda göreceğiz. Bu rakibe karşı oynanan oyuna, mücadeleye ve sonuca diyecek tek kelime var “sonuç hüsran”
Ceyhun Keleş

#1lig #st1lig #sportoto1 #altligler #çorumspor #çorumfk 

“Doğru Haberin Adresi”
Bütün haber, fotoğraf, istatistik ve videolara ulaşmak için web sitemizi ziyaret ediniz

www.corumspor.org.tr

Sosyal medya hesaplarımız
https://www.instagram.com/corumspororg/
https://www.facebook.com/corumspororg/
https://www.youtube.com/corumspororg1967/
https://twitter.com/corumspororg
https://www.tiktok.com/@corumspororg
https://www.threads.net/@corumspororg

BİZE ULAŞIN
corumspororg@mail.com
basin@corumspor.org.tr

DETAYLAR????
www.corumspor.org.tr
 

“Tarihi Gün…”

Artık rakip analizleri, futbolcu performansları, hakem atamaları gibi konuların tartışılmasının ya da yazılmasının çok mana ifade etmeyeceği, gerçekten tarihi bir noktadayız. Bir galibiyetin bizi şampiyon yapacağı, 56 yılık hasretin bitmesine sadece üç puan uzaklıktayız.

Sezon başında birçok kişinin kafasında belki de birçok soru işareti vardı. Ancak bu süreçte elini hatta gövdesini taşın altına koyan Başkan Oğuzhan Yalçın ve arkadaşları, gerçekten çok büyük bir başarıya imza atmak üzereler. Kaptan Murat Yıldırım’ın da bu süreçte aynı derecede büyük pay sahibi olduğunu da hatırlatalım.

Bu uzun ve badireli süreçte ne yazık ki sanayi şehir olduğunu düşündüğümüz Çorum’dan, belki de hiç destek görmeden bu noktalara gelmek gerçekten çok büyük başarı. Sportif olarak değerlendirdiğimizde ise, kadro mühendisliğinin çok güzel yapıldığını, özellikle devre arasında yapılan takviyelerle bu seviyelere gelindiğini de belirtmek lazım.

Çorumspor olarak gönlümüze giren, şu anda da Çorum FK adıyla devam eden kırmızı siyah sevdamız, belki de 16 Mayıs Salı günü tarihinin en önemli maçlarından birisine çıkacak. Bu maçta o stadı tamamen doldurmak ve 90 dakika bitene kadar, sesi kısılana kadar desteklemenin tüm Çorumluların görevi olduğu kanaatindeyim.

Maçın hafta içi mesai saatleri içerinde olmasından dolayı, kamuda ve özel sektörde çalışan taraftarlarımız izin alamadıkları takdirde maça gelemeyecekler. Belki de takımlarına destek veremeyecekler ve takımlarının Şampiyonluğunu ilan edeceği anları göremeyecekler.

Bu kapsamda; bugüne kadar şehirden beklediğimiz desteği göremeyen takımımıza, kamum kurum ve kuruluşlarındaki idareciler ile Çorum’da personel çalıştıran en küçüğünden en büyüğüne tüm işverenlerin, maça gelmek isteyen çalışanlarına salı günü öğleden sonra takımlarına destek verebilmeleri maksadıyla izin vermelerinin, artık bir temenniden ziyade bir sorumluluk olduğunu düşünüyorum. Böyle bir şey yapılacaksa şimdi değilse ne zaman! Herkesin çorbada tuzu olmalı.

Ayrıca Başkan Oğuzhan Yalçın’ın yaptığı çok yerinde açıklamaya da katılıyorum. Şehir dışından her maça gelen insanlar tanıyorum. Bu arada herhalde bizlerde şu ana kadar 15.000 km yaptık. Gerçek taraftarda kendi tedbirini almalı. Yıllık izninden mi alır? Devamsızlık mı yapar? 2-3 saatliğine kepenk mi kapatır? Birim amirini ya da işvereni ikna ederek günlük ya da yarım günlük izin mi alır? Ona göre planlamasını yapar. Artık bunun taraftar açısından da çok mazereti olduğu kanaatinde değilim.

 Herkes kendine şunu sorsun istiyorum. Acaba bir yakınınızın salı günü saat 15.00’te düğünü olsaydı, bir şekilde o düğüne gitmeyecek miydiniz? 56 yıllık hasretin belki de sonlanacağı gerçek düğünümüz de 16 Mayıs Salı günü saat 15.00’te Çorum Şehir Stadyumunda olacak. Bu düğünde sizlerde umarım bu mantıkla bakarak yerinizi alarak inşallah bu tarihi güne tanıklık etmek istersiniz. 

Sonuç olarak; artık sözün bittiği yerdeyiz. Sevgili Başkan, yönetim kurulu, teknik heyet ve futbolcu kardeşlerimiz birçok sıkıntıyla mücadele ederek, belki de birçok geceyi uykusuz geçirerek, ama hiçbir konuda sızlanmadan, hiçbir mazerete sığınmadan, hep dik durarak, ayakta kalarak buraya kadar getirdiler. Çok zorlu geçen şampiyonlar ligi olarak adlandırılan bir grupta şampiyonluğa sadece bir galibiyet uzaklıktayız. Ben Çorumluyum diyen herkesin, hiçbir mazeret üretmeden, statta yerini alarak, sonuna kadar takımına destek olması gereken bir gün yaşayacağız. Artık şu stadı tamamen dolu olarak görelim ve bu tarihi güne tanıklık edelim. Şimdi değilse ne zaman. Bizim için bir düğün, belki de bir bayram olacak. 56 yıldır beklenen o gün 16 Mayıs “ Tarihi Gün …”

Ceyhun Keleş

 #çorumfk @corumfk